• Türkçe
  • English

Fakültemiz İlköğretim Matematik Öğretmenliği Programı Öğretim Üyelerimiz Doç. Dr. Hülya KILIÇ ve Dr. Öğr. Üyesi Oğuzhan DOĞAN hocalarımızın "Matematik Nasıl Kolay Öğrenilir?" konu başlıklı Milliyet gazetesine verdikleri röportajın yansımasına ilgili içerikten ve görselden ulaşabilirsiniz.

 

Pek çok öğrenci, “Ben yapamam” diyerek matematiğe ön yargıyla yaklaşıyor ve başarılı olamıyor. Oysa hayatın her alanında var olan matematiği sevmek için oyunla öğrenmek, gerçek yaşamdan problemler çözmek çok etkili.

Mine Özdemir Güneli - Öğrencilerin büyük çoğunluğunun okul hayatı boyunca anlamakta zorlandığı ve akademik başarılarının düşük olduğu derslerin başında matematik geliyor. Bu durum öğrenci değerlendirme programlarına da yansıyor. Öyle ki Türkiye, Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) 2018’de eğitimde başarı grafiğini geçmiş yıllara göre yükseltse de matematikte dünya ortalamalarının gerisinde. MEB, başlattığı ‘Matematik Seferberliği’ ile bu dersin öğrenimini kolaylaştırmayı ve öğrencilerin küçük yaşlardan itibaren matematiği sevmelerini hedefliyor. Çünkü hayatın her alanında olan matematik, sevilerek öğrenilebilecek bir ders.

‘OLUMSUZ DÜŞÜNÜLMEMELİ’

Peki, neden matematikte başarılı olunamıyor? Öğrencilerin bu derse “Ben yapamam, anlamıyorum” diyerek ön yargıyla yaklaştığını belirten Sakarya Üniversitesi Matematik Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Murat Tosun, “Bu olumsuz duyguları bir kenara itip günlük yaşantı rutinlerine kısa bir göz atsalar zannettikleri kadar güç ve çözümsüz bir problemle karşı karşıya kalmadıklarını fark edecekler” dedi.

Çocuklarda ön yargıları yıkmak ve matematik becerilerini geliştirmek için ihtiyaç durumlarını gerçekçi kılmanın önemine değinen Tosun, bu konuda şu noktalara dikkat çekti:

- Okullarda öğretilen matematik becerilerinde oyunlaştırma yoluyla yapılacak zenginleştirmeler korku ya da kaygının yıkılmasında işlevsel bir yük azaltıcı olacaktır.

- Öğretimde ve ölçme değerlendirmede zenginleştirilmiş öğrenme ortamlarının devamı için tıklayınız.