• Türkçe
  • English

Üniversitemizin kurucu başkanı Sayın Bedrettin DALAN, sayın mütevelli heyeti başkanı ve üyeleri, sayın rektörüm, sayın rektör yardımcılarım, sayın dekanlarım, sayın enstitü müdürlerim, sayın bölüm başkanlarım, çok değerli hocalarım, sayın üniversitemiz genel sekreteri, sayın idareciler, sevgili ailelerimiz, canım arkadaşlarım ve değerli konuklar.

Büyük hayallerle çıktığımız bu zorlu ve bir o kadar da keyifli yolu bugün burada sonlandırıyoruz ve sevgili okulumuza pek çok anılarımızla birlikte veda ediyoruz.  Fakat hepimizin de bildiği gibi her veda yeni, güzel ve umutlu başlangıçlara açılan bir kapıdır. Yeditepe Üniversitesi’nin bize sağladığı nitelikli eğitim ve sayısız olanaklar sayesinde, Türk Ulusunun önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ilke ve inkılapları ışığında, emin adımlarla ilerleyeceğimize gönülden inanıyorum.

            Bugünden sonra her birimiz edindiğimiz meslekler doğrultusunda hayata atılıyoruz. Yeditepe Üniversitesindeki eğitimimiz süresince, yorucu vize ve finallerin, zaman zaman bizi uykusuz bırakan ödevlerin, hazırlarken hem eğlenip hem öğrendiğimiz meşakkatli sunumların mükâfatı olan diplomalarımızı artık alıyoruz. Şunu unutmayalım ki meslek sevgisi, ahlakı ve bilinci; onu başarılı bir şekilde icra edebilmemiz için sahip olmamız gereken önemli etkenlerdir. Bu etkenler sayesinde, gerek iş gerek özel hayatımızda birer uygar vatandaş olarak, kendimize, çevremize ve ülkemize yararlı olabiliriz.

Cumhuriyetimizin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün “Eğitimdir ki bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete terk eder.” sözünden de anlayabileceğimiz gibi milletimizin daha gelişmiş bir toplum halinde yaşamasında, biz gençlerin önemli bir rol oynadığının bilincinde olmalıyız. Ve bu bilinç doğrultusunda Türk Milleti olarak şu son dönemlerde, ülkemizin en çok ihtiyaç duyduğu milli birlik ve beraberliğimizin teminatı olan ulusal değerlerimize sahip çıkacağımıza ve bu bilinci gelecek kuşaklara aktaracağımıza yürekten inanıyorum.

Ulusumuz, dili, şanlı tarihi, kültürü ve saygın kimliği ile aydınlık geleceğe el ele güçlü bir biçimde yürüyecektir. Ve bizim başarılarımız, ülkemizin başarıları olacaktır. Bu başarıların en önemli mimarlarından biri de şüphesiz ki öğrencilerini her koşulda destekleyip, yetiştiren öğretmenlerdir. Atatürk’ün de dediği gibi; “Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden yoksun bir millet henüz millet adını almak kabiliyetini kazanmamıştır. Ona basit bir kitle denir, millet denmez. Bir kitle millet olabilmek için mutlaka eğiticilere, öğretmenlere muhtaçtır.” Atatürk’ün bu sözünde vurguladığı gibi, bir toplumun gelişmiş düzeye ve yüksek medeniyetler seviyesine ulaşmasında öğretmenlerin görevinin önemi kanıksanmayacak bir gerçektir.

Sevgili ailelerimiz

Sizlerin huzurunda, bir Yeditepe Üniversitesi mezunu olarak hangi fakültenin öğrencisi olursak olalım günümüzün koşulları gereği çok yönlü olabilmemiz için yalnız kendi alanımızda değil ilgi duyduğumuz başka bir alanda da derece almamızı, eğitim dilimiz İngilizcenin dışında en az bir başka yabancı dil almamız için olanaklar sağlayan Avrupa ve Amerika’yla yapılan anlaşmalar çerçevesinde değişim programlarından yararlanarak yurtdışına gitmemizi destekleyen, ve çeşitli alanlarda birçok kulüp etkinlikleriyle hayata kendimizi hazırlamamıza yardımcı olan başta Üniversitemizin kurucu başkanı Sayın Bedrettin Dalan olmak üzere tüm öğretmenlerime ve idarecilerimize sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Ve son olarak da bugünlere gelmemizde emeği geçen başta ailelerimiz olmak üzere tüm yakınlarımıza sonsuz teşekkürlerimi bir borç bilirim.

Ben de bir Yeditepe mezunu olarak kendimize, çevremize ve insanlığa, bir uygar vatandaş olarak üniversitemize bu borcumuzu bir ölçüde ödeyeceğimizden eminim.  

Sevgili Arkadaşlarım;

            Şunu vurgulamak isterim ki, hayatta nerede olacağımızı bilmek istiyorsak, nereye gittiğimizi bilmek zorundayız. Bu nedenle, kendimize doğru hedefler belirlemeliyiz. Hedefimize ulaşmada Yeditepe Üniversitesi’nde aldığımız eğitim ve kararlılığımız yol gösterecektir. Pek tabi ki önümüze birçok engeller çıkacak; bocalayacağız, zorlanacağız, hatta belki de tökezleyeceğiz; fakat asla yılmayacağız. Başarılı olmak için dik duracak, engelleri bir bir aşacak, üniversitemizin bize kazandırdığı sorgulayarak öğrenme, sürekli kendini yenileme alışkanlıklarımızı genç kuşaklara aşılamaktan asla vazgeçmeyeceğiz.

            Konuşmamı yine büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün sözlerine cevap vererek sonlandırmak istiyorum ; “Sevgili Baş Öğretmenim! Türk Ulusunun Büyük Önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk! Cumhuriyeti siz kurdunuz; onu sonsuza kadar yaşatmak bizim görevimizdir. Türk gençliği olarak, Cumhuriyetimizin kurucularının yüksek ülküsüne durmadan, yorulmadan yürüyeceğiz; ve sizin vurguladığınız gibi unutmayacağız ki muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur.”

            Beni dinlediğiniz için teşekkür ederim.